15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma programı Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy’un katılımıyla gerçekleştirildi.
Milli İrade Meydanı’nda düzenlenen programa; Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy’un yanı sıra Donanma Komutanı Koramiral Ercüment Tatlıoğlu, Deniz Eğitim ve Öğretim-Garnizon Komutanı Tümamiral Kadir Yıldız,Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç Dr. Tahir Büyükakın, Kocaeli Cumhuriyet BaşsavcısıHabib Korkmaz, Adalet Komisyonu Başkanı Muhiddin Paça, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü, Vali Yardımcıları Dursun Balaban, Suat Yıldız, Osman Günaydın, Vali Yardımcısı Vekili Aytaç Akgül, İlçe Kaymakamları, İl Emniyet Müdürü Necati Denizci, İl Jandarma Komutanı Albay Osman Aslan, İlçe Belediye Başkanları, Daire Müdürleri, Siyasi Parti Temsilcileri, şehit yakınları, gazi ve gazi yakınları, sivil toplum örgüt temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Saygı Duruşu, İstiklal Marşının okunması ile başlayan programda Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç Dr. Tahir Büyükakın’ın konuşmalarının ardından Valimiz Hüseyin Aksoy’un yaptığı konuşmalarında; “15 Temmuz Gecesi yapılmak istenen hain darbe teşebbüsünün 3. yılında, demokrasiye olan bağlılığımızı yeniden ifade etmek, Milli İradeye sahip çıkan milletimize teşekkürlerimizi sunmak, bu mücadelede hayatlarını kaybeden şehitlerimizi ve gazilerimizi anmak üzere bir araya geldik.Bu anlamlı buluşmaya katılan başta Kocaeli halkı olmak üzere bütün kişilere ve kurumlara teşekkür ediyor, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşunun 100. Yılında Ülkemizin Önüne Belirli Hedefler Koymuştur.
15 Temmuz, vatanımızın bölünmez bütünlüğünün, milletimizin azim ve kararlılığının, milli birlik ve beraberliğinin bütün dünyaya bir kez daha gösterildiği tarihi bir gün, dünya toplumlarına ve devletlerine ders veren bir destandır.Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluşunun 100. Yılında ülkemizin önüne belirli hedefler koymuştur. Bunlara ulaşmak için de yoğun çalışmalar başlatmıştır. Bunlardan biri de 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde yer alma hedefidir.Gelişmekte olan ve bu hedeflere hızla ilerlemekte olan Türkiye Cumhuriyeti’ni engellemeye dönük iç ve dış mihraklar terör ile elde edemediklerini 15 Temmuz 2016 tarihinde hain bir darbe teşebbüsü ile gerçekleştirmeye çalışmışlardır.Bu darbe teşebbüsü Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine vatandaşlarımızın alanlara inmesiyle, vatansever silahlı kuvvetler ve emniyet mensuplarının üstün gayretiyle önlenerek, yeniden bir dirilişe imza atılmıştır.
Asla unutmayacağımız ve unutturmayacağımız 15 Temmuz hain darbe girişimi; ülkesine, devletine, demokrasisine, anayasal düzenine ve özgürlüğüne bağlılığını, aydınlık bir gelecek idealinden asla taviz vermeyeceğini tüm dünyaya haykıran asil milletimizin yazdığı kahramanlık destanı ile hüsrana uğratılmıştır.Rengini şehitlerimizin kanından alan Ay-Yıldızlı Bayrağımızın gölgesi altında sonsuza kadar hür ve bağımsız yaşamaya ant içmiş olan aziz milletimiz, 15 Temmuz gecesi yurdun dört bir köşesinde milli birlik ve beraberlik içerisinde, kardeşlik ruhuyla, büyük bir inanç, azim ve kararlılıkla gece boyunca tankın, tüfeğin, topun, uçağın, helikopterin karşısına imanıyla, inancıyla, yüreğiyle kendini siper ederek, darbe teşebbüsünde bulunanların hedeflerine ulaşmalarını engellemiştir. Aziz milletimiz, günlerce tuttukları demokrasi nöbetleri ile milli iradeye sahip çıkmış ve vatan sevgisini tüm dünyaya bir kez daha haykırmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Bizim Birlik ve Beraberliğimiz Devam Ettikçe İlelebet Yaşayacaktır
Türkiye’nin her noktasında olduğu gibi ilimizde de milli iradeye sahip çıkan, demokrasi nöbeti tutan tüm Kocaeli halkına, kişi ve kurumlara çok teşekkür ediyorum.Bu kutlu mücadelede canlarını feda eden aziz şehitlerimiz ile kahraman gazilerimizin bizlere bıraktıkları en büyük miras ise milletimizin zor zamanlarda kenetlenerek, bağımsızlığımızın ve milli birliğimizin teminatı olacağını tüm dünyaya bir kez daha göstermiş olmalarıdır. Bizler de bu mirasa en iyi şekilde sahip çıkabilmek için birlik ve beraberlik içerisinde hareket ederek, içerden ve dışarıdan istiklalimize kastedenlere fırsat vermemeliyiz. Devletimizin tüm kurumları, güvenlik güçleri ile asil milletimizin destekleriyle ülkemizin bekasına, birliğine, huzuruna ve geleceğine kast eden tüm hain odaklara ve bölücü terör örgütüne karşı mücadeleden asla taviz vermeyecektir.Türkiye Cumhuriyeti bizim birlik ve beraberliğimiz devam ettikçe ilelebet yaşayacaktır. İçten ve dıştan bizim birlik ve beraberliğimizi bozmaya kalkışanlara karşı nasıl 15 Temmuz’da bir araya gelebildiysek bundan sonra da yine birlik beraberlik içinde milli duruş ortaya koyacağız. Milletimiz, bu uğurdaki kararlı duruşunu dünya var oldukça gösterecek ve bütün gücünü ülkemizin kalkınması, barışı ve huzuru için harcayacaktır.Bu duygu ve düşüncelerle; birlik ve beraberliğimizin sonsuza kadar daim olması ve ülkemizin bu tür ihanetlerle bir daha karşılaşmaması dileğiyle devletimizin bekası için canlarını feda ederek, şahadet şerbeti içen tüm aziz şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle, saygıdeğer ailelerini şükranla anıyorum” diyen Sayın Valimiz herkesi sevgi ve saygıyla selamlayarak emeği geçenlere teşekkür etti.
İmam Hatip öğrencilerinin koreografi gösterileri ve 15 Temmuz’un 3. sene-i devriyesinde şehit ve gazilerimiz için okudukları Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından İl Müftüsü Sinan Cihan “Duaya Davet” Kampanyası kapsamında okunan 251 bin Yasin-i Şerif’in duasını yaptı.
Sanatçı Uğur Işılak’ın müzik dinletisinin ardından Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Meydanlarda nöbet tutan bütün halka seslendi.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşmalarında; “ O karanlık geceyi aydınlatan herkese minnettarız. Siz bambaşkasınız, kadınıyla erkeğiyle bambaşkasınız. Siz kurşunların üzerine gittiniz, siz mermilerin üzerine gittiniz. Yılmadınız ve bazı gençlerimiz kendilerini tankların altına attı. Bazılarıda gazi oldu. Bu yürektir. Bunu ancak bu millet yapar ve siz yaptınız. Uçaklara, helikopterlere, tanklara, namlulara karşı oldu. Vakit sabaha döndüğünde istiklallerini ve istikballerini kurtarmış olmanın gururu ile ödüllerini aldılar. Bu ülkenin asli sahibi şehitler ve gazilerin başını çektiği kahramanlardır. Biz bugün burada özgürce sözümüzü söyleyebiliyor, nefesimizi alabiliyor, işimize gücümüze bakabiliyorsak şehitlerimizin, gazilerimizin ve tüm kahramanlarımızın sayesindedir. Edebiyatımızın en güzel eserlerinden biri olarak gördüğüm “Bu Vatan Kimin” şiirinden ilhamla şu dizeleri burada sizlerle paylaşmak isterim.
“Bu Vatan tankların tam karşısında sıradağlar gibi duranlarındır.
Şeytanın yoldaşı olmuş hainleri alnının çatından vuranlarındır.
Şahlanmış yiğitler kır at misali,
Köpürmüş caddeler Fırat misali,
Kıyama kalkmış nice erkek kadın misali,
Namussuza hesap soranlarındır.
İsmini yazarak mezar taşına,
Cemreler taşıdın yurdun kışına,
Bakmadan yaşına, başına, ardına,
Bedenini sevdaya sürenlerindir.
Tepeden tırnağa tek vücut olup,
Sokağa, caddeye, meydana dolup,
Bayrağı uğruna gül gibi salıp,
Asım şuuruna erenlerindir.
Vatana sevgiyi ibadet bilip,
Bayrağı kendine emanet bilip,
En büyük hutbeyi şahadet bilip,
Bu aşkla toprağa girenlerindir”
Şehitlerimizin Aziz Ruhları İçin Daha Çok Çalışacağız, Mücadele Edeceğiz.
İşte bu aşkla toprağa girmek bu bambaşka. Rabbim hepimize şahadeti nasip etsin. Rabbim bu ülkenin gelecekteki tüm nesillerini de Asım şuuruna erenlerden eylesin. Biz imanımıza, tarihimize, kültürümüze ve elbette en önemlisi neslimize sahip çıktıkça, Allah’ın izniyle bu ülkeyi kimse işgal edemez, bu milleti kimse köle yapamaz. İşte bunun için gençlerimizi 2053 ve 2071 vizyonlarına emanet ediyoruz. Şayet geleceğimize bu şuurla bakmazsak 15 Temmuz darbe girişimi o zaman başarıya ulaşmış olur. Her birimiz kendi alanımızdaki gayretlerimiz ve başarılarımızla Ulubatlı Hasan gibi burçlara sancağımızı yeniden dikmeliyiz. Bunun için Akşemsettin gibi her gün yüreğimizi pirupak etmeliyiz. Bunun için Fatih gibi hedefimize ulaşana kadar durmadan, dinlenmeden, fitneye kulak vermeden çağımızın ötesine geçecek adımlarla yolumuza devam etmeliyiz. Şehitlerimiz ve gazilerimiz bizden ancak işte bunları başardığımızda razı olacaklardır. Onların aziz ruhları için daha çok çalışacağız, mücadele edeceğiz.
Hamdolsun Bunca Yıldır Milletimize Esaret Boyunduruğu Vuran Çıkmadı.
Özgürlüğü olmayanın iradesi de olmaz. Bunun için Rabbimiz özgür insanları muhatap alıyor. Özgürlüğü elde etmek ve kullanmak kolay değildir. Bizim milletimiz binlerce yıllık tarihi boyunca hep bu mücadeleyi vermiştir. Kurduğumuz devletler, inşa ettiğimiz medeniyetler geliştirdiğimiz kültür ile hep özgür bir toplum olarak hayatımızı sürdürmeye çalıştık. Hamdolsun bunca yıldır milletimize esaret boyunduruğu vuran çıkmadı. Çanakkale’de İstiklal harbinde bu niyetleri toprağa gömdük. 15 Temmuz milletimize esaret boyunduruğuvurma çabalarının farklı bir yöntemiydi. Ülkemizin içine yerleştirdikleri ihanet çetesiyle milletimizi esir alacaklarını sananlar tıpkı asırlar önce olduğu gibi bir kez daha boylarının ölçüsünü aldılar. Ülkemizin önündeki engeller, yaşadığı sıkıntılar, maruz kaldığı saldırılar işte bu kadim kavganın tezahürleridir. Ülkemizin diplomatik, askeri, ekonomik alanda verdiği mücadeleyi sıradan bir siyasi çekişme parantezine hapseden zaten iflah olmaz. Biz dik durduk ama dikleşmedik. Biz Türküz ve verdiğimiz sözün arkasında dururuz.
Milletimizin Son 6 Yıldır Ardı Ardına Uğradığı Saldırılara Karşı Verdiği Mücadele İle Destan Yazdığını Görüyoruz.
Türkiye’de savunma sanayinde 17 yıl önce ihtiyacımızın %20’si yerliydi. Şimdi %70’i yerli oldu. Türkiye’nin son 17 yılda demokrasi ve ekonomide gerçekleştirdiği hamlelerle çağ atladığını görmezden gelemezsiniz. Milletimizin son 6 yıldır ardı ardına uğradığı saldırılara karşı verdiği mücadele ile destan yazdığını görüyoruz. Şuanda Türkiye’nin dört bir yanında, içerde ve dışarıda teröre bu denli büyük bir mücadeleyi veren başka bir millet yoktur. Şuanda terörün belini kırdık ve kırıyoruz. Biz milletimizin huzurunu düşünmekle mükellefiz.15 Temmuz bize sadece o karanlık geceyi değil, onunla birlikte ülkemizin ve milletimizin yaşadığı tüm bu hadiseleri hatırlatması gereken bir semboldür. Milletimizle çıktığımız bu kutlu yolculuğu menziline ulaştırana kadar durmayacağız. 15 Temmuz şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı, gazilerimize sıhhat ve afiyet diliyorum. Vatanımızın bağımsızlığı için can veren tüm kahramanlarımızı şükranla yad ediyorum. Rabbim bu millete bir daha böyle ihanetler ve acılar yaşatmasın.” diyen Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmalarının ardından Mevlidi Şerif, Kuran-ı Kerim Tilaveti ve İlahiler ile Kasideler okundu.
Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy ve protokol üyelerinin sahneye çıkarak bayraklarla halkı selamlaması alanda bulunan vatandaşlar tarafından coşkuyla karşılandı.
Haber : Özlem ÇİMEN ESEN
15.07.2019