“Ombudsman Halkla Buluşuyor” Programı Sayın Valimiz ve Kamu Başdenetçisi Sayın Şeref Malkoç’un Katılımlarıyla Gerçekleştirildi.
06.02.2020
Vatandaşın ücretsiz avukatlığı yapan ve idareye yol gösteren Kamu Denetçiliği Kurumu, vatandaş ile kamu kurumları arasında dostluk köprüsü kurarak, vatandaşın idare karşısında sesi olmaktadır. KDK, İnsan haklarının ve hukukunun üstünlüğünü Türkiye’de gelişmesini temin etmeyi sağlamak için çalışırken diğer taraftan vatandaşa haklarını anlatıyor, hak arama kültürünü yaygınlaştırıyor. Vatandaşlardan gelen şikayetleri, insan hakları, hukuk ve hakkaniyet açısından inceleyerek, idarelerle görüşmeler yapıyor, böylece vatandaşlarımızın mahkemeye gitmeden sorunlarının çözümüne katkı sağlamaktadır. Bu kapsamda ilimizde de düzünlenen “Ombudsman Halkla Buluşuyor” Programı, Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy ve Kamu Denetçiliği Kurumu Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’un katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Welborn Luxury Hotel’de düzenlenen programa; Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy ve Kamu Denetçiliği Kurumu Kamu Başdenetçisi Sayın Şeref Malkoç’un yanısıra, Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Erdal Yücel, Adalet Komisyonu Başkanı Muhiddin Paça, Baro Başkanı Av. Bahar Gültekin Candemir, Vali Yardımcısı Osman Ekşi, İlçe Kaymakamları, İl Emniyet Müdürü Veysal Tipioğlu, Kamu Denetçileri Hüseyin Yürük, Özlem Özgen Tuncak, Sadettin Kalkan, Yahya Akman ve Arif Dülger, Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü, Kandıra Belediye Başkanı Adnan Turan, 6. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Saffet Murat Kasapoğlu, kurum müdürleri, muhtarlar, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda, Kamu Denetçiliği Kurumunun tanıtım filmi sunuldu.
Büyükşehir Belediye başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın’ın konuşmalarının ardından Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy yaptığı konuşmalarında; “Ombudsman Halkla Buluşuyor toplantıları kapsamı içerisinde Kocaeli’nde böylesine bir toplantıya ev sahipliği yapmamıza fırsat verdikleri için Sayın Kamu Başdenetçimize ve beraberindeki heyete teşekkür ediyor, hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Ombudsmanlık müessesesi konusunda geçmişte bende belirli çalışmalar içerisinde yer almış bir kişi olarak bazı düşüncelerimi sizlerle paylaşmak isterim. Başbakanlıkta 1997’de İnsan Hakları Üst Kurulu diye Başbakanlık Genelgesiyle bir kurul oluşturulmuştu. Bu üst kurul insan haklarından sorumlu Devlet Bakanının başkanlığında Adalet, İçişleri, Dışişleri ve daha sonra Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıklarının müsteşarlarının üye olduğu bir kuruldu. Bu kurul Türkiye’de insan haklarının korunması, temel hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi konusunda çalışmalar yapan bir kuruldu. Bu kurulun gündemine gelen bazı hususlar vardı. Özellikle insan haklarının korunması, temel hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi adına neler yapılabilirdi konusundan ikisine değinmek istiyorum. Birincisi o dönemlerde terör kaynaklı olarak Türkiye aleyhine Avrupa İnsan Hakları mahkemesine çok sayıda davalar açılıyordu ve bu davalar neticesinde Türkiye ağır tazminatlar ödemeye mahkum ediliyordu. Bu kurulun gündemine gelmişti ve parasal kısmının ötesinde ülke olarak böyle bir tazminata mahkum edilmenin doğru bir yaklaşım olamayacağını, bunu farklı bir mekanizma olarak nasıl giderilmesi gerektiği hususunda görüşler ortaya atılmıştı ve yapılan görüşmelerden sonra bugün yürürlükte olan terör ve terörle mücadeleden doğan zararların karşılanmasıyla ilgili bir kanun tasarı taslağı o dönemde hazırlandı. Temel amacı; vatandaş, mahkemeye ve yargıya gitmeden usul yoluyla anlaşılabilecek bir mekanizmanın oluşturulmasıydı. O dönem kanun tasarı taslağı hazırlandı ve o dönem çıkmadı ama bugün o kanun yürüklükte. Bu yasanın ortaya koyduğu birçok faydayı da biz idareciler olarak görev yaptığımız yerlerde yaşadık ve gördük. Diğer bir konu da bir Ombudsmanlık müessesi de Türkiye’de kurulduğu takdirde vatandaş yargıya gitmeden belirli haklarını araması bakımından faydası olabilirdi. Yabancı ülkelerde var olan Ombudsmanlar Türkiye’ye davet edildi ve yapılan çalışmalar onlardan dinlendi. Dışişleri Bakanlığımız aracılığıyla Ombudsmanlık müessesesi olan ülkelerin kanunlarının özet bilgileri toplandı ve belirli bir çalışamaya girildi. 2012 yılında bu kanunda çıkarak Türkiye’de Ombudsmanlık müessesi yasal alt yapısı hazırlanarak, uygulanabilir bir hale getirilmiştir. Vatandaş, devletin ilgili kamu kurumlarının iş ve işlemlerinden dolayı haksızlığa uğradığını düşünerek yargıya başvurabilir ve bugünde geçerli olup uygulanan bir yöntemdir. Yargının belirli bir zaman alması ve sonuçlanması belirli bir döneme ulaştığı için daha kısa bir yolla vatandaşlarımızın hak arama özgürlüklerini geliştirme adına da Ombudsmanlık müessesesi gerçekten önemli bir kurum olarak yerini almıştır. Faaliyetlerle birlikte görüyoruz ki; bir Baş Ombudsman ve ona destek veren Ombudsmanlarla, birlikte Türkiye’de güçlü bir kurulum sağlanmıştır. Ombudsmanlık müessesinin en etkili ve önemli gücü yıl sonunda Sayın Başdenetçimizin kamuoyuyla paylaşacağı rapordur. Bu da Sayın Şeref Malkoç’un şahsında kendisi hukukçu kişiliği ve parlamentoda yapmış olduğu görevler nedeniyle edindiği tecrübeler ile birlikte Kamu Denetçiliği Kurumunu Türkiye’de olması gerektiği noktaya hızlı bir şekilde beraberindeki denetçi arkadaşlarla beraber taşıdığının farkındayız. Bu toplantılarda da vatandaşlarımızın bu kurumun farkında olması ve karşılaştıkları bir sorun varsa bu sorunlara çözüm üretme adına Ombudsmanlık müessesini kullanmaları bakımından da önemli bir farkındalık oluşturacaktır.” diyen Sayın Valimiz, düzenlenen programın güzel hizmetlere vesile olması temennisinde bulundu.
Kamu Denetçiliği Kurumu Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç ise yaptığı konuşmalarında; “ Bu yoğun mesai gününde vakit ayırıp geldiğiniz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Kocaeli Türkiye’nin müsatesna illerinden birisidir. Bu salonda bunu gösteriyor. Kamu Denetçiliği Kurumunun ana görevi; kamu hizmeti veren kurumlarla hizmet alan vatandaşlar arasında bir sorun, sıkıntı, anlaşmazlık ve ihtilaf ortaya çıktığında olay mahkemeye intikal etmeden bir arabulucu olarak Kamu Denetçiliğinin bunu çözmesidir. Biz bu anlamda dünyadaki yaygın tanımlamayla halkın avukatlığını yapıyoruz. Aynı zamanda kamuoyunun vicdanını temsil ediyoruz. Verdiğimiz tavsiye kararlarıyla da idareye husumet ve hasım değil idarecilerimize, kamu hizmeti veren kurum ve yöneticilerine yol göstermiş, danışmanlık yapmış oluyoruz. Bunun karşılığında da ülkemizde kamu hizmeti alan insanımız bu memlekette çok güzel kamu hizmeti sunuluyor desin yeter. Biz bu hedefe ne kadar yaklaşırsak okadar iyi. Adalete ulaşmada 3 unsur çok önemli. Birincisi kolay başvuru olması, ikincisi başvurunun ucuz olması ve üçüncüsü ise karar verme süreçlerinin hızlı olmasıdır. Kamu Denetçiliği Kurumu kendi çapında bu adalete erişmedeki üç unsuru temin eden bir kurumdur. Bize çok kolay başvuruluyor. Başvurularımızın %80’i elektronik ortamda geliyor. Kamu Denetçiliği Kurumu halkın şikayetini yada başvurusunu alırken herhangi bir ücret talep etmiyor. Yasamızda açık hüküm var ve bu kapsamda Kamu Denetçiliği Kurumuna bir müracaat yapıldığında en geç 6 ay içerisinde bunun sonuçlanması gerekiyor. Kurumumuza 2019 yılında 21 bin 525 başvuru yapılmıştır. Türkiye’de son yıllarda olağanüstü imkanlar ve güzellikler sağlandı. Bizim Anayasamıza ve yasalarımıza baktığımızda hak ve özgürlükler açısından Avrupa’nın çoğu ülkelerinden daha iyi durumdayız ancak uygulamada sorunlarımız var. Buda ister istemez kamu hizmetlerinin kalitesine etki yapıyor. Eğer biz idarecilerimize hukukun üstünlüğünü yerleştirirsek, insanımızda da hak arama kültürünü yaygınlaştırırsak çok kısa süre içerisinde önemli mesafeler almış olacağız.” diyen Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç tüm katılımcılara teşekkür etti.
Konuşmaların ardından programa katılan muhtarlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine söz verilerek, talep ve önerileri dinlendi.
Haber : Özlem ÇİMEN ESEN
06.02.2020
